Bir şiir yazdım
Birileri okumuş
Kim lan bu moruk
Dökmüş çöpleri ortaya
Şiir diye yutturmaya kalkıyor
Şuna bak yaşına bak
Sevgiden bahsetmiş
Aşk dan dem vurmuş
Sen kim sevgi aşk kim
Gönül bu ota da konar
Eh işte anla başka şeye de konar demişsin
Hepsine gübre derler
İçinden ne güller çıkar koklamaya doyamazsın
Ne orkideler çıkar bakmaya doyamazsın
doyamazsın deyince aklıma geldi
moruk şiirinde İstanbul dan bahsetmiş
Sanki 3 göbek den İstanbullu
Orhan Veli den dem vurmuş
Sen kim Orhan Veli kim
O cebinde beş para olmadan sevmiş sevdiğini
İstanbul için o genç yaşında
Bırakmış sevgisini taşına toprağına
Sen kim ahmak yarış eder durursun
Kah ondan kah bundan dem vurursun
kapmışsın bir iki kelime
Bize şiir diye yutturursun.
Ne gramer var ne imla var yazdıklarında
ne bir ahenk
Çala kalem girmişsin
Çorba mı içersin mübarek
Ne virgülün var ne noktan
Birbirinin sırtına dizmişsin satırları
benzemiş tren katarına
sana göre güzel oluyor yazdıkların
Kaza yaptı senin trenin
sözcükler birbirine karıştı
Ne bir ünlem var
Ne bir soru? İşaretin
Yazdıklarında
Freni boşalmış kamyon
Gibi yokuş aşağı koyverip gitmişsin
yüklemişsin o kadar yükü
nasıl duracak diye düşünmemişsin
Bak tosladın duvara toslar gibi
Gitti güzelim koskoca asırlık çınar ağaçı
arkasında yanan tarihi Vaniköy camisi
Neden benim başıma geldi diye sorarsın
Cevap bulamazsın
Yemişsin onca haltı çare bulamazsın
Nasıl dersin
Niçin dersin
Sana sormuşlardı
Sen kimsin diye
Ne işin var bilmediğin yerde
Her bulduğun göle dalarsın
Dibi derindir göremezsin
Bir hayatın var yaşar giderdin
Otur oturduğun yerde
Ne karışırsın elin etlisine sütlüsüne
Pisi pisine boğuldun gittin
memnun oldun mu
Bir daha gelsen yine yaparsın öylemi
Sen ihmal olmaz bir bunaksın
Öyle görüp bakıp
Öyle okudular gençler
Oysa bir zamanlar
Bizlerde sizler gibi idik
Güler eğlenir gezerdik
Dalga geçer günü gün eder
Tepeden bakar kim lan bu moruk
ne anlatıyor derdik
Oysa bu moruk senin gençliğin
Bir gün gelip senin de göreceğin akıbetin
Evlere hapsetmişsin olmadı
demir parmaklık ardına atmışsın
Yazmasın da ne yapsın bu moruk
Dünya denilen kavanoz dipli dünyada
Bir gün gelecek düşüp kırılacak
Bari sizler kırmayın
İki güzel söz söyleyip gönlümüzü alın
Çok mu bir şey istedik be evlat
Yüzümüzde bir tebessümü çok görürsünüz i
İyi bak resmime
Arkamdaki Çınar ağacaına
Bahar geldi yeşile döndü
Yaz geldi çoştu büyüdü
Rüzgarla sallandıkça
Dünyayı ben yarattım sandı
Sonbahar geldi sarardı soldu
Kışa dönen havada kızıla döndü
Kış geldi döküldü yaprakları çırılçıplak kaldı
Neler oluyor demeye kalmadan
Bir ayaz vurdu bir soğuk
Dondu kaldı bağrına kurşun saplanmış gibi
sarsıldı devrildi
Bu onun hayata son bakışı oldu
Ne farkı var gençler her canlının
bir ağaç gibi ömrü var
Hayat bu acısı ile tatlısı ile yaşayıp gideceğiz
Baki kalan bu kubbede bir ses bir nefes
bir güzel tebessüm bıraktım sa arkamda
ne mutlu bu bana deyip el sallarım sizlere
Kalın sağlıcakla
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder